https://www.dunya.com/kose-yazisi/enerji-ve-ekonomide-karbonun-yeri-yok/644061
“Dünya ekonomisi 2021 yılında % 6 büyüdü. Bu son 50 yılda yaşanan en hızlı büyüme.
Enerji fiyatlarındaki artışın 3 temel nedenini ise, hava şartlarından dolayı üretimin aksaması, kuraklık artışı ile hidroelekrikten gelen elektrik üretiminin düşmesi ve üretici ülkelerin enerji arzında yaşanan darlığı azaltmak için adım atmaması olarak sıralayabiliriz.
Bugün Avrupa’da ortalama enerji fiyatları COVID-19 öncesine kıyasla % 600 arttı. Yüksek enflasyon riski dünya ekonomisinin kapısını çalmaya başladı. Yenilenebilir enerjiler için ise rekor bir büyüme bekliyoruz. 290 GW’lık büyümenin büyük bir bölümü güneşten geliyor. 2021 yılında dünya genelinde inşa edilen tüm elektrik santrallerinin % 90’ından fazlası yenilenebilir enerjiler oldu. Bunun birinci nedeni, yenilenebilir enerjilerin maliyetinin hala düşük olması; ikinci nedeni ise hükümetlerin yenilenebilir enerjilere destek vermesi.
Türkiye’de de yenilenebilir enerji yatırımları çok önemli. Güçlü teşvik politikası devam ederse, 5 yılda bu alanda 35 GW’lık artış sağlanabilir. Güneş, rüzgar ve hidroelektrik çok önemli. Jeotermal enerji uyuyan bir dev..”
■ Dünyada yeşil hidrojen talebi olacak
Güneş Enerjisi Sanayicileri ve Endüstrisi Derneği (GENSED) Başkanı Halil Demirdağ
“Şu an enerji sektöründeki fiyatlar maalesef gerçek. Dünya bu noktada bir hata yaptı ve polisilikon üretiminin % 75 oranında Çin’e kaymasına izin verdi. Çin de polisilikon hammaddesine % 500 zam yaptı. Bu piyasadaki polemiğin zamanla azalacağını bekliyoruz. Bundan sonrasında ne olacağa bakarsak gördüğümüz şey dünyada yeşil hidrojene bir talep olacağı yönünde. Endüstriyel boyutta hidrojen üretimine ihtiyaç var, yeşil enerji ihtiyacı var. Ayrıca elektrikli araçlar hızla artıyor ve artmaya devam edecek. Güneş en ucuz enerji konumunda; bugün güneş paneli ve güneş hücresinin önemli bir emtia olduğunu söylemek gerek.”
■ Depolama ve yeşil hidrojende Ar-Ge yatırımları şart
Uluslararası Güneş Enerji Topluluğu Türkiye Bölümü (GÜNDER) Başkanı Kutay Kaleli
“Ülkemiz yenilenebilir enerji cenneti ve bundan faydalanmaya başladık ancak daha çok faydalanmak gerekiyor. Depolama ve yeşil hidrojen alanında ülkemizde yeni Ar-Ge yatırımları yapılması gerektiğini düşünüyoruz. 2021’i çatı GES yılı olarak geçirdik. 2022’de de bu alandaki artışın devam edeceğini öngörüyoruz. Güneşin birincil kaynak haline gelmesi gerekiyor. Önümüzdeki 5 yıl içinde bugün düzenlemeler kalsa bile 7-8 GW kurulum gerçekleştirebiliriz.”
■ Rüzgar enerji dönüşümünde güvenilir bir partner
Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) Başkanı Ebru Arıcı
“Rüzgar sektörünün 10 GW kurulu gücü aşmasının ardından çok kısa bir süre içerisinde 11 GW’ı göreceğiz. 2021 rüzgarda rekorların yılı oldu. Son 21 ayda 2 bin 988 MW güç devreye aldık..”
■ Jeotermalde potansiyelimizin 3’te 1’ini kullanıyoruz
Jeotermal Enerji Derneği (JED) Başkanı Ali Kındap
“Paris Anlaşması’yla dünyada enerji dönüşüm süreci başladı. Bu süreçte yenilenebilir, yeşil ve temiz enerji kaynakları önümüze gelmeye devam edecek. Şu an bin 650 MW enerji üretiminde, 3 bin 500 MW’ı da enerji dışı kullanımda olmak üzere 5 bin MW’dan fazla jeotermal kaynak kullanımımız var. Bu alanda gerçek potansiyelimizin 3’te 1’ini kullanıyoruz. Yapı ve konut ısıtma işinde, ayrıca sera ve tarımda jeotermal kaynakların daha fazla kullanılması gerektiğine inanıyoruz. Jeotermal seracılık ciddi bir gelişim alanı. Bunu Türkiye’ye yayarsak bölgesel kalkınmayı geliştirip tarımda ciddi bir atılım yapabiliriz. Jeotermal santraller 7 gün 24 saat baz yük santraller gibi çalışabiliyor. Yıllık 10 milyar KWh enerji sisteme verebiliyoruz. Bunu 25 milyar kWh’ye rahatça çıkarabiliriz.”